Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, “13. Uluslararası Sürmeli Şenlikleri”ne katılmak için gittiği Yozgat’ta, Köln Eyalet Mahkemesi’nin sünneti yaralama suçu sayan kararı ile ilgili değerlerdi. Bozdağ, Alman mahkemesinin bu konudaki kararının insan haklarına ve laiklik ilkesine aykırı olduğunu kaydetti.\n\n
NEO NAZI ETKİSİ\n\nSöz konusu kararın Almanya’nın iç mevzuatına da aykırı olduğunu ifade eden Bozdağ, şöyle konuştu: “Almanya’da Köln Eyalet Temyiz Mahkemesi’nin verdiği karar, Müslümanların ve Yahudilerin yüzyıllardır uygulaya geldikleri dini gerekliliğe, dini hürriyete, dini inanca müdahale niteliğindedir. Karar insan haklarına aykırıdır, laiklik ilkesine de aykırıdır. Almanya’nın kendi iç mevzuatına da aykırıdır. Bu, hukukun ve adaletin gereği bir karar değildir. Biz bunu hep ifade ettik. İthal kimi grupların düşüncelerinin veya Neo Nazi kimi grupların düşüncelerinin Alman Eyalet Mahkemesi’ni nasıl etkilediğini gösteren somut bir karardır. Çünkü bu karar, Alman hukukuna da, AB hukukuna da, insan haklarına ilişkin AB Sözleşmesi’ne de aykırı bir karardır. Umarız Alman hükümeti, Alman yasama organı, hukukun dışında alınan bu tür kararların bir daha alınmaması için gerekli yasal düzenlemeleri yaparlar.”\n\n
TEPKİ YAĞIYOR\n\nBu arada Köln Eyalet Mahkemesi’nin kararına Türkiye’ye yerleşen yabancılardan da tepki var. Antalya Türk-İngiliz Dostluk ve Kültür Birliği Başkanı Grant Maxweel, kararın Avrupa’nın özgürlük kararıyla bağdaşmadığını söyledi. Müslüman ve Musevilerde yaygın olan erkek çocukları sünnet ettirme geleneğinin ilk önce inanç özgürlüğü kapsamında değerlendirilmemesi gerektiğini belirten Maxweel, yasağın yanlış anlaşılmadan ibaret olduğuna inandığını ve mahkemenin verdiği kararın kısa sürede düzeltileceğine inandığını kaydetti. 7 yıldır Side’de yerleşik yaşayan Alman Robert Ferrari de olayın inanç özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini, inanç değerlerini de hiç bir mahkemenin yasaklanamayacağını ifade etti. Antalya Türk-Rus Kültür Birliği Dostluk Grubu Başkanı ve turizmci Andrey Baranov ise kararı anlamsız ve komik bulduğunu söyledi. Baranov, “Müslüman olduğum için sünnet oldum. İnanç özgürlüğüne hiç bir mahkeme yasak getiremez” dedi.\n\n
Ya 2 yaş altı ya 6 yaş üstü\n\nÇOCUK Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Banu Kumrulu, sünnetin cerrahi bir işlem olduğunu ve bu konuda ciddi eğitim almış ehil eller tarafından yapılması gerektiğini söyledi. Sünnetin penis kanseri, AIDS, idrar yolu enfeksiyonu, gibi pek çok bulaşıcı hastalıktan koruyan bir tıbbi işlem olduğunu belirten Kumrulu, “Biz cerrahi hekimleri, sadece sünnet yapmıyoruz, çocuğun genital bölgesini önce muayene ediyor ve çocukta bu bölgede olabilecek fıtık, inmemiş testis, hidrosel, hipospadias gibi diğer cerrahi rahatsızlıkları da tesbit edip aileye söylüyoruz” dedi. Sünnet için en uygun yaşın; 2 yaş altı ve 6 yaş üzeri olduğunun altını çizen Kumrulu, “Bu yaşlar arası çocuğun cinsel kimliğinin geliştiği dönemdir. Ve bu dönemde yapılan sünnetlerde çocuklar hadım kalma, kız gibi olma korkusu yaşarlar. Çocuk ya hiç sünnet olduğunu algılamayacak dönemde ya da bu olayı kabullendiği okul çağında sünnet olmalıdır”diye konuştu.