İçişleri Bakanlığının bir soru önergesine verdiği cevapta, İslam karşıtı saldırılarda, genelde cami ve camilere ait merkezlerin hedef alındığı vurgulandı.
Saldırılarda 33 kişinin yaralandığı belirtilirken faillerin neredeyse tamamının aşırı sağcılardan oluştuğu kaydedildi.
Saldırıların, camilere domuz kanı atılması, tehdit mektupları gönderme, başörtülü kadınlara saldırma, evlere veya camilere azi sembolleri çizme ve internette nefret içerikli yazıların paylaşılması şeklinde çeşitlilik gösterdiği ve maddi zararın hesaba katılmadığı belirtildi.
Almanya'daki İslam karşıtı saldırıların ilk kez geçen yıl kayıt altına alınması nedeniyle bir önceki yıla ilişkin herhangi bir kıyaslama yapılamadığının da altı çizildi.
Müslümanlar Merkez Konseyi (ZMD) Başkanı Aiman Mazyek de yaptığı açıklamada, rakamların kesinlik taşımadığını çünkü bazı saldırıların kayıt altına alınmadığını söyledi. Mazyek Almanya'daki Müslümanların günlük yaşamlarında artık sokağa çıkarken çekinceler yaşadığını ifade etti.
Sol Parti Milletvekili Ulla Jelpke, yaptığı açıklamada, İslam düşmanlığının ülkede kalıcı hale gelmesinden endişe duyduğunu belirtti.
Jelpke, Almanya için Alternatif Partisi hakkında, ''İslam düşmanları artık sokaktan meclise geldiler. Meclis koltuklarında Müslümanların Almanya'daki yaşamlarına karşı ortamı zehirlemeye çalışıyorlar.'' yorumunu yaptı.
